Tudem Yayınları etiketiyle raflara yerleşen roman, daha eşit, daha yaşanabilir bir gelecek için okurları sorumluluk almaya yüreklendiriyor; aşılmaz görünen büyük güçlerin bile dayanışmayla alt edilebileceğini vurguluyor.

Küçük Kara Balık’tan Küçük Kara Robot’a...

Miyase Sertbarut, Samed Behrengi'nin ölümsüz yapıtı Küçük Kara Balık'tan esinle kaleme aldığı Küçük Kara Robot’ta, robotik çağın ayak seslerini arkasına alan yepyeni bir kurguya imza atıyor; farklı arayışların ve merak duygusunun bireyin kendini gerçekleştirme serüvenine nasıl katkı sunduğunu gösteriyor. 

Kim demiş robotlar merak etmez diye!

“Robotlar nefret etmez, robotlar merak etmez, robotlar iş yerini terk etmez...” Herkes bu kanıda olsa da, biri var ki o bambaşka düşünüyor: Sortik Otelinin lobisinde temizlik işlerine bakan Robi! Kendisi de bir robot ama diğerlerinden çok farklı. Öncelikle her şeyi merak ediyor ve durmadan soru soruyor. Oteldeki diğer robotlar tarafından devamlı alay konusu edilse de hemen her gün, hayatına heyecan katacak yeni bir şeyin peşine düşüyor. Zaten kodlarına işlenen görev hiç kendisine göre değil! Dışarıda onu çağıran koskoca bir dünya varken, hurdaya dönüşene dek temizlik yapacak hâli yok ya!

Miyase Sertbarut’un dünyayı değiştirmeye önce kendisinden başlayan özgür ruhlu okurlara ithaf ettiği “Küçük Kara Robot”, yaşadığı dünyayı çok daha yakından tanımak isteyen bir robotun izinde okurları hayata dair bambaşka sorgulamalara itiyor.

Özgürlüğün sınırlarını zorlayacak baş döndürücü bir maceraya açılan bu romanı hem çocuklar hem de yetişkin okurlar çok sevecek.

Eser Adı: Küçük Kara Robot
Yazan: Miyase Sertbarut
Resimleyen: Cem Kızıltuğ

Yayınevi: Tudem Yayınları
Türü: Roman, 10 yaş ve üzeri

Cilt Bilgisi: Karton kapak
Kağıt Bilgisi: Holmen kâğıt

Sayfa Sayısı: 96 sayfa

Kitap Boyutları: 13,5 x 19,5 cm

ISBN / Barkod No: 978-605-285-824-0
Etiketler: Bilim ve Teknoloji, Dayanışma, Merak, Paylaşma, Robotlar, Yardımseverlik

Miyase Sertbarut: 1963 yılında Ceyhan’da doğdu. Keloğlan, Jules Verne, Orhan Kemal ve Karabaşlarıyla büyüdü. Okula giderken hep karnı ağrıyordu. Yani o öyle zannediyordu... Gazi Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirdi, yine karnı ağrıyordu. Öğretmenlik yaptı, karnının ağrısı geçmiyordu. Yazmaya radyo tiyatroları ile başladı. Öykü, roman, masal türlerinde yapıtlar verdi. Karnının ağrısı geçti. Kitapların bütün ağrılara iyi geldiğini düşünüyor. Yazarın Komşumuz Çok Acayip adlı romanı 2013 yılında Gülten Dayıoğlu Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Vakfı ödülünü almıştır. Sınavsız Hava Sahası adlı oyunu pek çok okulda sahnelenmektedir. 

Hibya Haber Ajansı